Ekim ayında başlayan ayrılışın son aşaması olan Niamey'de darbeyle iktidara gelen askeri rejim, cihatçılıkla mücadele kapsamında Nijer'de görev yapan tüm Fransız askerlerinin 22 Aralık'a kadar ülkeyi terk etmiş olacağını duyurdu.
Nijerya silahlı kuvvetleri tarafından yapılan açıklamada, “22 Aralık'a kadar tüm Fransız askerleri ve onların lojistik (ekipmanları) Nijer'i kesin olarak terk etmiş olacak.” ifadesine yer verildi.
Bu, generallerin 26 Temmuz'da Niamey'de darbeyle iktidara gelmesinden bu yana Fransa ile Nijer arasında yaşanan derin ayrılığın doruk noktası.
Cihatçılarla savaşmak için görevlendirilen 1.500 Fransız askerinin derhal ayrılmasını talep ettiler ve Paris ile imzalanan birçok askeri anlaşmayı kınadılar.
Uzun bir aradan sonra Fransa bunu kabul etti ve Emmanuel Macron çekilmenin yıl sonuna kadar tamamlanacağını duyurdu.
Salı günü Nijerya ordusu, “Fransız birliklerini geri çekme sürecinin şu ana kadar koordineli ve tam bir güvenlik içinde devam ettiğini” belirtti.
Nijer'in ulusal televizyon kanalı Télé Sahel'de yer alan haberde “1.346 Fransız askeri ve lojistik ekipmanın %80'i” sınırlarımızdan çekildi. Bugüne kadar topraklarımızda 75'i lojistikçi olmak üzere yalnızca 157 Fransız askeri kaldı” ifadesine yer verildi. Salı akşamı.
Fransız askerlerinin ilk konvoyu 10 Ekim'de ülkeyi terk etti.
– Ortaklık kırılmaları –
Konutunda tecrit edilen seçilmiş cumhurbaşkanı Mohamed Bazoum'u deviren darbeden bu yana, Nijer'in iktidardaki generalleri, devrilen rejimin bazı Batılı ortaklarla kurduğu bağları yavaş yavaş koparıyor.
Aralık ayı başlarında Niamey, tam da iktidardaki ordunun bir Rus delegasyonunu memnuniyetle karşıladığı sırada, Avrupa Birliği'nin (AB) ülkedeki iki sivil ve askeri güvenlik ve savunma misyonunun sona erdiğini duyurdu.
Aynı zamanda Nijer, darbeden bu yana askeri yönetim altında Burkina Faso ve Mali ile işbirliği yapıyor. Her üç ülke de cihatçı şiddetten muzdarip.
Geçen yıl Mali'nin ardından Burkina ve Nijer de Aralık ayı başında, şu anda Moritanya ve Çad'dan oluşan G5 Sahel anti-cihatçı örgütten çekildiklerini duyurdular.
Nijer, batı ve güneydoğu kesimlerinde El Kaide ve İslam Devleti ile bağlantılı grupların kanlı saldırılarına maruz kaldı.
– Bölgesel yaptırımlar sürdürüldü –
Pazar günü Abuja'da yapılan zirvenin sonunda Ecowas bünyesinde bir araya gelen diğer Batı Afrika ülkeleri, darbe sonrasında Nijer'e uygulanan ağır ekonomik ve mali yaptırımları sürdürdü ve bu yaptırımların gevşetilmesini özellikle “kısa bir geçiş” şartına bağladı.
Nijer Radyosu'na göre, zirveye katılan ABD Dışişleri Bakanlığı'nın Afrika İşlerinden Sorumlu Yardımcısı Molly Phee, Salı günü Niamey'deydi ve Nijer'in ordu tarafından atanan Başbakanı Ali Mahaman Lamine Zeine ile görüşen bir heyete başkanlık ediyordu.
Buna ek olarak, Nijer Dışişleri Bakanı Bakary Yaou Sangaré'nin açıklamasına göre, Ağustos ayı ortasında Niamey'e gelen ABD'nin yeni Nijer Büyükelçisi Kathleen FitzGibbon, Aralık ayı başında itimatnamesini yakında yetkililere sunacak.
Nijer'de çalışan uluslararası STK'lar Salı günü Ecowas'ın Niamey'e uyguladığı yaptırımların hafifletilmesi ve komşu Benin üzerinden acil insani yardımın girişine izin verilmesi çağrısında bulundu.
Ecowas'ın insani yardım topluluğunun “Nijer'deki sivillerin hayati yardıma erişiminin sağlanması yönündeki çağrılarını görmezden gelmesinden” üzüntü duydular. Onlara göre Nijer'de 4,3 milyondan fazla insan acil yardıma ihtiyaç duyuyor.